AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü’ne Melih Bulu’nun atanmasına üniversite bileşenlerinden reaksiyonlar gelmeye devam ediyor.
Akademisyenlerin rektörlük binasına sırtlarını dönerek sürdürdüğü protesto kalabalık bir biçimde devam etti.
Açıklamanın tamamı şu halde:
“Değerli arkadaşlar,
1 Ocak’tan beri çok şiddetli bir süreçten geçmekteyiz. Lakin öğretim üyelerimizin, öğrencilerimizin, mezunlarımızın, işçimizin, hasılı Boğaziçi Üniversitesi’nin tüm bileşenlerinin prensiplerimizin gerisinde durma iradesi bu kuvvetli süreci er yahut geç atlatacağımızın en büyük teminatıdır.
Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri olarak bugünden başlamak üzere her hafta rektörlük atama süreci ve bu atamaya yönelttiğimiz itirazlar ile ilgili açıklamalar yapacağız. Bu açıklamalarda o hafta gerçekleştirdiğimiz hareketleri paylaşıp, işlemekte olan kurumsal süreçler ile ilgili üniversite bileşenlerini ve genel kamuoyunu bilgilendirmeyi amaçlıyoruz. İçinden geçtiğimiz bu şiddetli süreçte, üniversitemizin neredeyse kuşatma altında olduğu bu devirde, dayanışma içinde hareket etmek, ortaklaşmak ve tahlil aramak için bilgi üretiminin ve paylaşımının çok değerli olduğunu düşünüyoruz.
Geçtiğimiz bir hafta içerisinde atılan adımlar şunlardı:
1) Bildiğiniz üzere 8 Ocak 2021 Cuma günü, yani tam bir hafta evvel bu basamaklarda Boğaziçi Üniversitesi Senatosunun oybirliğiyle kabul ettiği etik unsur ve prensipler etrafında oluşturulmuş olan “Kabul Etmiyoruz/ Vazgeçmiyoruz” metni 250’yi aşkın öğretim üyesinin iştirakiyle okundu. Rektörlük atamasının kabul edilemez olduğu toplu halde vurgulandı.
2) 10 Ocak 2021 Pazar gecesi 400’e yakın Boğaziçi hocasının iştirakiyle rektör ataması krizinin ele alındığı çevrimiçi bir forum gerçekleştirildi. Bu forum, üniversitenin temel bileşenlerinden olan hocaların esaslı kurumsal geçmişlerindeki birinci buluşmaları değil. Son da olmayacak. Yıldırma gayretlerine kulak asmayacağız.
3) 12 Ocak 2021 günü İktisadi İdari Bilimler, Fen-Edebiyat ve Eğitim Fakülteleri inanılmaz olarak fakülte genel konseylerini topladılar. (Mühendislik fakültesi bu stil bir toplantıyı bir evvelki hafta gerçekleştirmişti.) Tıpkı gün Yabancı Lisanlar Yüksek Okulu ünitesi de inanılmaz olarak toplandı. Toplantılarda rektör atamasıyla ortaya çıkan ve gündelik kurumsal hayatımızı sekteye uğratan kriz süreci değerlendirildi.
4) Prof. Dr.Mehmed Özkan’ın Rektör olarak vazife yaptığı periyotta idarede kendisiyle çalışan öğretim üyeleri 13 Ocak 2021 tarihinde bir bilgi notu yayınladılar. YÖK Başkanlığı’na da gönderilen bu bilgi notu, rektör değişiminin sebebi olarak sunulan Boğaziçi’nin akademik performansının gerilediği tezini, ayrıntılı bilgi ve info-grafikler ile açıkça çürütüyor.
5) Boğaziçi Üniversitesi Senatosu tarafından 2016’da oluşturulan “Yükseköğretimde İdare Yapılanması” kurulu Melih Bulu’nun atamasndan sonra yine misyona çağrıldı ve 12 Ocak 2021 tarihinde çalışmalarına başladı. Komite dünyadaki örnekleri ve Türkiye’deki uygulamanın tarihî gelişimini göz önünde bulundurarak, özerk ve demokratik bir üniversite modeline dair teklifleri oluşturmayı ve bu teklifleri yurt çapında tartışmaya sunmayı hedefliyor.
6) Çok çeşitli medya mecralarında hocalarımız ve öğrencilerimiz neden bu rektör atamasına karşı olduklarını bu hafta da açıklamaya devam ettiler. Bilhassa, kamu faydası için akademik özgürlüklerin ve demokratik üniversite idaresinin ehemmiyetini vurguladılar. Bu rektör atamasının akademik hayatı ve öğrencilerin eğitimlerini nasıl olumsuz istikamette etkilediğinin altını çizdiler. Bu açıklamaların kronolojik olarak listelendiği ve internet irtibatlarının belirtildiği bir web sitesi oluşturma kademesindeyiz. Bu site aktif olduğu anda Üniversite bileşenleri ve kamuoyuyla paylaşacağız.
7) Son olarak, tüm hafta boyunca her gün (bugün de olduğu gibi) saat 12de güney meydanda hocalar cübbeli olarak rektörlük önünde nöbetlerini gerçekleştirdiler. Öğrencilerimiz bizimle birlikte her gün nöbet tuttular; içinde müzik kliplerinin de olduğu birçok yaratıcı hareket ortaya koydular. Boğaziçi hoca ve öğrencilerinin yanı sıra ülke sonları içinde ve dışında dayanışma ağları oluşturuldu ve bilhassa öbür üniversitelerden ağır takviye teşebbüsleri başlatıldı. Dayanışma gösteren tüm hoca ve öğrenci arkadaşlarımıza müteşekkiriz.
8) Bu dayanışma ağlarının en kıymetli modüllerinden biri de kuşkusuz Boğaziçi Üniversitesi mezunları. Bugünkü nöbetimizi Boğaziçi Üniversitesi mezunlarının rektörün atanmasına karşı yapacağı hareketle birleştiriyoruz. Saat 14te sesimizi mezunlarımızın sesi ile birleştirmek üzere Aşiyan’a gidiyoruz
Son kelam olarak
Üniversitemizi çevreleyen ağır polis ablukasının derhal kaldırılmasını talep ediyor, gözaltı başta olmak üzere haklı talebimizin sıkıntı kullanarak engellenmesini kabul etmiyoruz.
Buradayız / Kabul etmiyoruz / Vazgeçmiyoruz”
Cumhuriyet
