Fatih Terim: “İlk maçta 3’lü oynadık, 4’e döndük. Arkadaşlar, bir strateji yaparsanız, bu da onlardan bir tanesiydi. Oyunu tutmak istedik. Daha az konum vermek istedik. Bunu 15-20 dakika düşündük. 17. dakikada olağan sisteme döndük. Bizde bir huy vardır, o gün değişik olan neyse, ona gönderme yapılır. Kazansanız, dahi olursunuz. Çok sık konuşmadığımız için sanırım kimi şeyleri yanlış anlıyoruz. Ya da söylenenlere inanıyoruz.

“BANA DENK GELİR LAKİN ŞİKAYET ETMEM”

Mayıs’tan sonra olanlara iyi bakmak lazım. 11 oyuncu kaybettik. Mali kasvetler, UEFA’nın cezalandırması nedeniyle 3 sene oyuncu kiraladık. Bu bana denk gelir lakin ben şikayet etmem. Belhanda, Donk, Linnes, Okan, Şener ve bizle de değil. Toplam 11.

“BİRDENBİRE OĞULCAN’A LİSANS VERMEDİLER”

Ansızın de Oğulcan’a lisans vermediler. Yedlin ve Emre Akbaba da korona oldu. Olduk 13-14. Sağ bek yok, orta saha sıfır. Bir tane var Aytaç! O da 6 numara değil, 8 numara Ben bunları demedim, demiyorum da.

“ALIOSKI, 3 SENE 7,5 MİLYON EURO

Biz dönemi açtığımızda seçim yapılmamıştı! Galatasaraylılar, beni iyi dinlesin. Ben ve liderimiz da birebir fikirde. Kısa müddette kalite için bu finansal yükün altına girmeyeceğiz. Ben kimi isimleri istememişim! Ezgjan Alioski 3 sene 7,5 milyon euro!

“3-1’DEN SONRA PSV’NİN KONUMU YOK”

Biz 3 yıldan vazgeçmedik. Hiçbir vakit da bu türlü bir şey demedim. Tahminen de kimsenin başına gelmeyecekler şeyler, benim başıma geldi. 75. saniyede gol yedik, ne çalıştıysak oradan yedik. 3-1’e kadar PSV’nin durumu yok lakin biz durum bulmakta zorlandık.

“GALATASARAY EN İYİ OYNAYAN TAKIMDI”

“İki sene şampiyon olduk. Türkiye Kupası ve Muhteşem Kupayı aldık. 8 galibiyetle gelirken, pandemi çıktı. O günden bugüne istikrarı oturtamadık. Kimi bölgede 2 oyuncumuz varken onları kaybettik, 3 oyuncumuzu sokmak zorunda kaldık. Bunlar istikrardan uzak şeyler. İki golle şampiyonluğu kaybettik. Evvelki sene Galatasaray sizlere nazaran en iyi oynayan ekipti. Pandemi nedeniyle istikrarı kaybettik, buralara da çok girmek istemiyorum.”

Fernando Muslera: “Talihsiz bir maç yaşadım. Kalecilerin mesleklerinde bu tip şeyler olabiliyor. Bu türlü olsun istemezdim. Pek çok takviye iletisi aldım. Türkiye’deki kalecilerle daima görüşüyorum. Çıkarmam gereken dersleri aldım. Başta hocam, taraftarlar ve herkes bana dayanak verdi. Benim için en büyük kâr bu oldu. Fizik ve mental olarak hazır geldim. Değerli bir şampiyonadan çıktım, maç oynadım ve bir haftada pek çok şey kaybetmezsiniz. Kalecilerin ve futbolcularsın hayatında bu tip maçlar olabiliyor. Daha iyi olmak için bu maçlardan da ders almak lazım.”

SAYFAYI GÜNCELLEYİNİZ

Cumhuriyet