Maalesef ülkede rant ve talan haberi olmayan bir gün daha geçmiyor.

Bu seferde gündemde Kültür ve Turizm Bakanlığı İzmir’in Çeşme ilçesinde hayata geçirmek istediği kendince “Dev turizm projesi” var.

Çeşme halkının ‘Çeşme’nin Kanal İstanbul’u” olarak isimlendirdiği bu projeye reaksiyon büyük.

Yetkililer burada hala bir çalışma yapıldığını, net bir durumun oluşmadığına dair bilgi aktarmaya çalışsalar da halk huzursuz.

Rant ve Arap sermayesine yer tahsisi üzere tezlerle gündeme gelen kelamda dev turizm projesi için geçtiğimiz günlerde açılan iptal davasında eksper incelemesi yapıldı.

Yurttaşlar, meslek odaları, etraf örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve siyasi parti temsilcileri dahil herkes oradaydı.

Her şeyden evvel sağlanan bu birlik ve beraberlik Çeşme ismine sevindiricidir.

AKP cenahının yaptığı bu manipülasyon ve algı idaresi işe yaramayacaktır.

Bu ülke insanını kimse aptal yerine koyamaz.

Bakanın yaptığı açıklama çok nettir.

“Çeşme Projesi’nin planları bu yıl sonunda askıya çıkacak” diyor.

Daha ne desin zat-ı muhterem…

Madem plan askıya çıkacak o vakit içeriği de belirlidir.

Lütfen!

Dikkat çekmek istediğim husus şu:

Turizm geliştirme bölgesi olarak belirlenen alan çok sayıda parsele bölünerek turizm yatırımcılarına verilecek ve böylelikle kamu malı olan dönümlerce arazi sermayeye aktarılacak.

Proje ile bölgede yapılması planlanan çok sayıda otel, marina, alış-veriş merkezleri, havaalanı ve bir tane de kanal var. Proje tamamlandığında bölgenin nüfusunun 5-6 kat katlanarak çoğalacağı hesaplanmakta.

Projenin hayata geçeceği alan hoş Çeşme’nin yüzde 45’i.

Tezler vahim.

Şayet bu alan sav edildiği üzere 1 milyar dolara satılacak ve sonrasında burası turizm bölgesi olacak ise vah canım Çeşme’mize vah!

Ben inanıyorum ki Çeşmeli yurttaşlarımız, bakanlık tarafından hayata geçirilmek istenilen Çeşme Turizm Projesi’ne karşı daha kararlı ve örgütlü bir biçimde gayretine devam edecektir.

Çeşme Yarımadası’nın neredeyse yarısını içerisine alan proje kapsamında kamu yerleri imara açılamayacak ve büyük bir betonlaşma önlenmiş olacaktır.

Bakanlıkça yaratılan bu kaosun kimseye yarar sağlayamayacağı aşikardır.

3 bin yıllık tarihi olan Çeşme’nin yanına yapay bir Çeşme kimse inşa edemeyecektir.

Çeşme, Bodrum, Marmaris, Datça ve daha kaç yerler bu ülkenin kıymetlileridir.

Kimsenin bu hoşlukları heba etmesine seyirci kalmayacağız.

Doğal hoşlukları ile dünyaya ün salmış bu nadide yerleri el birliği ile koruyarak, gelecek jenerasyonlara emanet edeceğiz.

Bundan kimsenin kuşkusu olmasın!

Cumhuriyet