İzmir iş dünyasının temsilcileri, yeni yıla girerken 2020 yılını kıymetlendirerek, 2021 yılı beklenti ve öngörülerini paylaştı. Liderler 2020 yılının pandemi ve iktisatta yaşanan iniş çıkışlar nedeniyle çok sıkıntı bir yıl olarak tarihe geçtiğine işaret ederek, 2021 yılında hukuk başta olmak üzere yıllardır hayata geçirilemeyen yapısal ıslahatların yapılmasını isterken bu ortamda yara alan kesitlere de dayanağın artırılmasını talep etti.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Lideri Jak Eskinazi: Dünyanın en büyük krizlerinden birinin yaşandığı 2020 yılında, global iktisat güç bir devirden geçti. 1980’li yıllardan beri İzmir’in “Serbest Şehir” ilan edilmesi çeşitli taraflar tarafından ısrarla lisana getiriliyor. Artık İzmir’in potansiyelinin ve stratejik pozisyonunun farkına varıp, harekete geçmeliyiz. İzmir “Serbest Şehir” olduğu takdirde bu ülkelerin yatırımlarını çekeceği üzere, İzmir limanları da RCEP ülkeleri için Batı’ya açılma kapısı olabilir. Bu da ülke iktisadına önemli oranda katkı sağlar. Önümüzdeki süreçte yüksek süratli büyüme değil, yüksek kaliteli sürdürülebilir bir ekonomik büyüme standardını yakalamalıyız. İklim krizi, global bir sorun ve global bir tahlil gerekli. İnsanlığın bir bahtının olmasını istiyorsak global ekosistemi canlandırmalıyız. Geleceğimiz, tabiatla yaşama tercihimize nazaran şekillenecek. Dünya ticareti artık insan hakları, etraf, dijitalleşme üzerine şekilleniyor. Bütün ülkelerin iklim krizi ve dijitalleşme diplomasileri devam ediyor. Ülkemizin geleceği, dünya iktisadının geleceği, ekonomik büyümede istikrarın sağlanması, tekrar dönüşümü temel alan döngüsel ekonomiyi güçlendirecek yeni sürdürülebilir bir aksiyon stratejisi ve bir ıslahat paketiyle mümkündür.

Batı Anadolu Endüstrici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (BASİFED) İdare Şurası Lideri Hasan Küçükkurt: Türkiye’ye itimadın tekrar tesis edildiği, hukukun üstünlüğüne saygılı bir Türkiye 2021 yılında Avrupa üretim iktisadının özel ilgi göstereceği bir ülke olacaktır. Çünkü pandemi nedeniyle tedarik zincirlerindeki onarılamaz kopukluklar, coğrafik olarak büyük avantajı olan ülkemizi ilgi odağı haline getirecektir. İşsizliğin yükseldiği, enflasyon baskısını üzerinde hissettiğimiz Türkiye iktisadının büyümeye, gelişmeye ve üretmeye gereksinimi ve bunu başaracak gücü vardır.

Ege Giyim Sanayicileri Derneği (EGSD) Hayati Ertuğrul: 2020 yılı ekonomik manada küçülen, istihdam kaybı yaşadığımız, döviz karşısında TL’nin çok bedel kaybettiği bir yıl oldu. Global olarak yaşanan pandemi hazır giyim ve dokumacılık kesimini de etkilemiştir. İç piyasadaki dertli süreç ne yazık ki hala devam etmektedir. Düğünlerin iptal olmasıyla gelinlik, damatlık ve ağabeye bölümleri büyük kasvet içerisindedir. Üretimin ve ihracatın arttığı, ülkeye döviz girişinin üst istikametli bir grafik çizdiği bir 2021 beklentimizi gerçekçi hale getirmek istiyorsak dış ilgilerde yapan bir ülke ve başta hukuk olmak üzere üniversal unsurlara bağlı bir Türkiye çizgisi yakalamak durumundayız.

Moda Dokumacılık Konfeksiyoncular Sitesi (MTK) İdare Şurası Lideri Abdullah Salkım: Yüzlerce işletme ve binlerce çalışanla birlikte 2021’den beklentilerimiz büyük. Tüm zorluklara rağmen 2020 yılında hem üretim hem de istihdama katkı koymayı sürdürdük. MTK ailesi olarak her şeye rağmen istihdamın daralmaması için elimizi taşın altına koyduk. Patronlarımız büyük bir özveriyle çalışanlarına sahip çıktı. İşveren-işçi dayanışması ile 2020 yılını daima birlikte büyük bir özveri ve işbirliğiyle geride bırakıyoruz. Pandemi devrinde de gelinlik dalında üretim aralıksız sürüyor. Lakin beklentimiz 2021 yılı ile birlikte talebin artması istikametinde. Koronavirüs salgını denetim altına alındığı an bilhassa gelinlik dalında büyük bir talep patlaması bekliyoruz. MTK olarak da 2021’den umutluyuz. Yeni yıldan beklentimiz büyük.

İzmir İş Bayanları Derneği (İZİKAD) İdare Konseyi Lideri Betül Sezgin: 2021 yılının birinci çeyreğinden sonra global bazda da ulusal bazda da bir ayağa kalkma, istihdam başta olmak üzere ihracat ve üretimde süratli bir toparlanma bekliyoruz. Güç bir yılı geride bırakırken bilhassa ülkemizin piyasalardaki güvenilirliğini arttıracak başta hukukun üstünlüğü olmak üzere yapısal ıslahatların artık uygulanmasını umuyor, bekliyor ve diliyoruz. Global dünyaya entegre bir Türkiye’nin global dinamikleri ıskalamadan, dış finans piyasalarının ülkemize bakışına sırtını dönen değil, Türkiye’nin de çıkarına olan adımları atmanın değerine bir kere daha vurgu yapıyoruz.

İzmir Bayan Kuruluşları Birliği (İKKB) İdare Heyeti Lideri Huriye Serter: 2020 yılının bize olumlu tek katkısı dijitalleşme olmuştur diyebiliriz. 2021 yılına gelirsek, ekonomik manada global bir köy olan dünyada güçlü bir Türkiye olarak yer almak istiyorsak, öncelikli eğilmemiz gereken bahsin Türkiye’ye olan itimadı yine inşa etmek olmalıdır. Bunun yolu da hukukun üstünlüğü, ferdî hak ve özgürlükler, insan haklarına saygılı bir idare biçiminin tesis edildiği bir ülke olmaktan geçiyor. 2021 yılının Türkiye açısından dış alakalarda olumlu bir yönelime girmesi en kıymetli beklentimiz.

Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) Lideri Mustafa Aslan: Türkiye’de de 2021’in ikinci yarısından itibaren daha rahat bir ekonomik ortama gireceğimizi öngörüyoruz. 2020’de yaşanan tüm zorluklara karşın, bu yılı yüzde 1’e yakın bir büyüme ile tamamlıyoruz. 2021 yılında ise son bir aylık vadede atılan olumlu adımların devam edeceği varsayımı ile yüzde 4’lük büyümeyi yakalayacağımızı düşünüyoruz tekrar yapılanma ya da ıslahat devri olarak isimlendirilen bu devirde yalnızca şirketlerimizin global salgından sağ çıkması değil, bu çıkışın yüksek rekabet gücü ile birlikte olmasının sağlanması gereklidir. Zira global salgın, rekabet içinde olduğumuz, birebir kategorilerde uğraş ettiğimiz ülkelerin önüne geçme bahtı vermiştir.

Cumhuriyet