İstanbul’da yaşayan Akın Abay, şiddetli karın ağrısı çekmeye başladı. Ağrının nedeninin gaz şişkinliği olduğunu düşünen hasta, sancıları şiddetlenince hastaneye başvurdu. Yapılan tetkiklerde safra yollarının çapının 7’den 13 milimetreye çıktığı belirlendi. Abay’ın safra yolunu tıkayan 2-3 milimetrelik, yuvarlak, siyah renkli 50’ye yakın taş çıkartıldı. Operasyonu gerçekleştiren Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Yaşar Çolak, “50 taş, büyük bir sayı ve asıl hayati tehlikeyi yaratan safra yolunun tam tıkanmış olmasıydı. Hastamıza erken müdahalede bulunduk ve kısa müddette sıhhatine kavuştu” dedi.
“GÖZ BEBEKLERİM SARARMIŞTI”
Ağrının gece uzunluğu sürmesi sonucu sabah soluğu hastanede aldığını belirten Akın Abay, “Hastaneye gittiğimde göz bebeklerim sararmıştı. Belirtiler sonrası çabucak bir MR çekilmesine karar verildi. MR çekimine nazaran safra kanalımın tıkanmış olabileceği belirtildi. MR sonuçlarımda safra kesesinin tıkalı olduğu ortaya çıktı. Sonraki gün ameliyata girdim. Benim iddiamın çok ötesinde rahat bir ameliyat süreci yaşadım. Endoskopi usulüyle kesi olmadan ameliyat oldum. Safra kanalımı temizlediklerini, taşları çıkardıklarını söylediler. Orta sıra sancı hissetsem de kanalı tıkayacak kadar 50 tane taş olacağını kestirim etmemiştim. Etrafımda daha evvel böbrek taşı duymuştum. O bölgede de ağrı olmayınca hiç taş olduğu kanısı oluşmuyor. Sahiden çok şaşırdım” diye konuştu.
“AĞIZDAN GİREREK SAFRANIN AKTIĞI DELİĞİ BULDUK”
Gerçekleştirilen operasyon hakkında bilgi veren Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Yaşar Çolak, “Yaptığımız tetkiklerde safra kesesinde taşlar olduğunu birebir vakitte safra yolunun bu taşlarla tıkanmış olduğunu gördük. Hastamıza safra kesesi ameliyatı planlanıyordu. Safra yolundaki bu tıkanıklık ve sarılık nedeniyle öncelikli olarak diğer bir süreçle safra yollarının açılması gerekiyordu. Hastaya ERCP dediğimiz bir süreç yaptık. Tıpkı gün acil bir halde ameliyathane şartlarında süreci gerçekleştirdik. Safra yollarını tıkayan taşları çıkardık. Gerisinden da safra yoluna süreksiz bir stent yerleştirdik, safra akımını sağlamak için ardından ise hastayı bir gece tutup sonraki gün taburcu ettik. Büsbütün endoskopik bir formülle ağızdan girerek mideyi geçip bağırsağa ulaşıp safranın aktığı deliği bulduk. Bunun ucunu endoskopik tekniklerle keserek genişletip kanalın içine ulaştık. Kanalın içerisindeki taşları da çıkarttık” değerlendirmesinde bulundu.
“SAFRA KANALI İKİ KATINA ÇIKMIŞTI”
Safra yollarının olağan çapının 7 milimetrenin altında olması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Yaşar Çolak, “Hastamız geldiğinde yaklaşık 12-13 milimetre yani 2 katına çıkmış bir safra kanalı genişlemesi vardı. Ucu da büsbütün tıkanmıştı. Safra yolunu tıkayan çok küçük 2-3 milimetrelik, yuvarlak, siyah renkli 50’ye yakın taş çıkarttık. Hala kanala düşme ihtimali olan taşlar bulunduğu için hastaya stent takmıştık. İkinci seansta da taşın devamının düşmüş olduğunu gördük. Onları da çıkartıp temizledik. Bu büyük bir sayı ve asıl hayati tehlikeyi yaratan safra taşının sayısı değil yolun tam tıkanmış olması. Bu hastalarda safra bağırsağa akmadığı için kana karışarak sarılığa neden oluyor vakitle bunlar enfeksiyon da eklenince tablo epeyce makûs bir hal alıyor. Hayati tehlike arz eden bir duruma geliyor. Hastamıza erken müdahalede bulunduk ve kısa müddette sıhhatine kavuştu” tabirlerini kullandı.
Cumhuriyet
