Çok tekrarlanan bir espri olacak tahminen ancak bu yılki En Uygun Orjinal Senaryo ödülünün asıl sahibi aşikâr olsa gerek: Yukarıdaki… Latife bir yana tarihte pandemi gölgesinde yapılan birinci (ama görünüşe nazaran son değil) Oscar merasimi olacak bu yılki ve tahminen de uzun yıllardır birinci defa, sadece meraktan, izleyici sayısı biraz yükselecek. Kırmızı halıda yıldızların kıyafetlerini nasıl maskelerle kombinleyeceğini ben bile merak ediyorum doğrusu, ya da hangi tasarımcıların maske işinde tezli olduklarını. Merasim esnasında ise maske kullanılmayacağına dair açıklamalar yapılmıştı Akademi tarafından. Merasim dedim de, bu yılki Oscar gecesinin prodüktörlüğünü ünlü sinemacı Steven Soderbergh (Jesse Collins ve Stacey Sher ile birlikte) üstlendi. Onun da nasıl bir farklılık getireceği farklı bir merak konusu elbette.

Bu yılki merasimde hijyen kurallarına büyük kıymet veriliyor

Kevin Hart skandalından bu yana Oscar’da tek bir konut sahibi sunucu yok biliyorsunuz. Bu yıl üçüncü kere birebir formül geçerli olacak ve ortalarında geçen yılın en çok sükse yapan direktörü Bong Joon-ho, tekrar geçen yılın Oscar kazanan isimlerinden Renée Zellweger, Laura Dern, Joaquin Phoenix ve Brad Pitt üzere isimler ödül takdim etmek üzere sahneye çıkacak. Brad Pitt demişken, insan beşer, beşer şaşar demişler, gazetemizin Pazar eki için hazırladığım Oscar’sız Yıldızlar belgesinde, artık basiretim mi bağlandı nedir, Brad Pitt’i de Oscar alamayan ünlüler listesine dahil etmişim; başta Pitt olmak üzere tüm okurlarımızdan özür dilerim (dergi erken basıldığı için önüne geçemediğimiz bir aksilik oldu maalesef). Devam edelim, ünlü yıldızlar Harrison Ford, Reese Witherspoon, Bryan Cranston, Halle Berry, Angela Bassett, Don Cheadle ve Zendaya da ödül verecek öbür isimler. Ayrıyeten Celeste, H.E.R., Laura Pausin (Diane Warren ile birlikte), Leslie Odom Jr. ve Molly Sanden de sahneye çıkarak performanslar sunacaklar, yani müzik söyleyecekler.

Los Angeles’daki Union Station bu yılki merasimin ana yeri olacak. Ancak pandemi yüzünden herkesin seyahat etmemesi ve kalabalık oluşmaması ismine (zaten yalnızca adaylar ve onların birlikte geleceği bir kişi davetli törene) farklı kentlerde, hatta kıtalarda da yerler hazırlandı; Londra’daki BFI Southbank ya da Paris’teki Canal+ Stüdyosu üzere.

‘MANK’ 10 KOLDA ADAY

Direktörlüğünü David Fincher’ın üstlendiği “Mank” bu yıl 10 adaylıkla tüm sinemaların en az 4 adaylık önünde lakin yılın en sükse yapan ve merasimde de parlaması en olası sineması “Nomadland”. Birinci gösterimini Venedik Sinema Festivali’nde yapan ve orada Altın Aslan ödülüyle taçlandırılan; akabinde Altın Küre Ödüllerinde de zafere ulaşan (hem En Âlâ Sinema, hem En Uygun Direktör dalında) “Nomadland” çok büyük bir sürpriz olmazsa Oscar’ın da sahibi olacak üzere görünüyor. Onun en yakın takipçileri ise bana sorarsanız “The Trial of Chicago 7“, “Mank”, “Minari” ve “Judas and the Black Messiah”. Öteki aday sinemaların (yani “Sound of Metal”, “The Father” ve “Promising Young Woman”) bu kolda ödül bahtı yok bence.

Bu yıl birinci defa iki bayan birden Oscar’da En Düzgün Direktör mükafatına aday gösterildi: Chloé Zhao (solda) ve Emmerald Fennell

En iyi direktör kolunda tarihi bir durum yaşandı ve iki bayan direktör bu kısımda mükafata aday7 gösterildi. Daha evvel bir bayan direktörün aday gösterildiği yıl sayısının bile yalnızca 5 olduğunu düşünürseniz neden tarihi olduğunu anlarsınız. Bu kısımda da yeniden “Nomadland” ile Çin asıllı Amerikalı sinemacı Chloé Zhao en savlı aday. Öteki bayan aday Emerald Fennell aday listesinin en zayıf ismi üzere duruyor (hatta onun yerine Regina King olsa daha bile iyiymiş) lakin David Fincher “Mank” ile burada bir sürpriz yaparsa çok da şaşırmam. Lee Isaac Chung (“Minari”) ve Thomas Vinterberg (“Another Round”) ikiisinden biri alacak olursa hakikaten büyük sürpriz olur bana sorarsanız.

BAYANLARDA FAVORİLER ANDRA DAY VE VIOLA DAVIS

En Âlâ Bayan oyuncu kısmının bence favorileri Andra Day ve Viola Davis. En azından bende en çok onlar iz bıraktı bu yıl. “The United States vs Billie Holliday” sinemasında çizdiği Billie Holliday portresiyle ziyadesiyle gönlümü kazanan Andra Day aslında bir caz müzikçisi ve açıkçası ondan bu türlü bir oyunculuk performansı çıkması beni çok şaşırttı, iyi manada. Altın Küre mükafatını de alan Andra Day şayet Oscar’ı da kazanırsa (Grammy mükafatı de var geçmişten gelen) değişik bir ödül koleksiyonuna sahip olacak demektir. Bu ortada bu yıl bu kısmın adayları çok güçlü, yani Viola Davis (“Ma Rainey’s Black Bottom”), Frances Mc Dormand (“Nomadland”) ve Vanessa Kirby (“Pieces of a Woman”) üçlüsünden biri alırsa şaşırmam; çok sevmeme ve enteresan bir formda bahis şirketlerinin de favorisi olmasına karşın Carey Mulligan (“Promising Young Woman”) alırsa şaşırırım.

Yardımcı Rolde En Düzgün Bayan Oyuncu kategorisi ise kıran kırana bir uğraş alanı. benim gönlümden Maria Bakalova (“Borat Subsequent Movie”) geçiyor lakin 7. kere aday gösterilen Glenn Close (“Hillbilly Elegy”) ile Oscar için çok tezli bu yıl. Lakin Olivia Colman (“The Father), eleştirmenlerin ve bahis şirketlerinin favorisi Youn Yuh-jung (“Minari”) ve “Mank” ile Amanda Seyfried de çok sağlam performanslar sunmuşlar izlediğim kadarıyla.

CHADWICK BOSEMAN YENİ HEATH LEDGER OLUR MU?

Hatırlarsınız genç yaşta hayata veda eden Heath Ledger son sineması “Dark Knight”da canlandırdığı Joker rolüyle bir efsaneye dönüşmüş ve vefatından sonra Oscar kazanmıştı (ne demekse). Geçen yaz kansere yenik düşen Chadwick Boseman da misal bir biçimde son rollerinden biriyle bu yıl ödül listelerinin vaz geçilmez ismi oldu. “Ma Rainey’s Black Bottom”daki rolüyle büyük övgüler alan Boseman bu yıl En Uygun Erkek Oyuncu kolunda herkesin tercihi olacak kadar parlaktı doğrusu. Onun rakipleri ortasında Oscar ödüllü iki isim, Antony Hopkins (“The Father”) ve Gary Oldman” (“Mank”) var, ki Hopkins alzheimer hastası yaşlı baba rolünde çok iyi nitekim. Riz Ahmed (“The Sound of Metal”) sağır olan rock davulcusu rolünde bence yılın en iyi performanslarından birine imza atmış fakat mükafatı alması hoş bir sürpriz olur fakat. Son yılların dikkat çeken G. Kore doğumlu aktörlerinden Steven Yeun de bu yıl yalnızca adaylıkla yetinecek bence.

Yardımcı Rolde En Âlâ Erkek Oyuncu kısmındaysa benim favorim Lesli Odom Jr. (“One Night In Miami”) Lakin doğrusu “Judas and the Black Messiah” sinemasının iki siyahi oyuncusundan biri (yani Daniel Kaluuya ve Lakeith Stanfield) alırsa hiç şaşırmam. İbre Altın Küre’de ve Oyuncular Birliği Ödüllerinde (SAG) daima Kaluuya’dan yanaydı, tahminen bu sefer işler değişebilir. Sacha Baron Cohen (“The Trial of Chicago 7”) ve Paul Raci (“Sound of Metal) ise akılda kalıcı performanslar sundular elbet lakin bahtları nispeten az.

“Quo Vadis, Aida?” isimli sinema Oscar’ın favorilerinden.

MEMLEKETLER ARASI SİNEMA KOLUNDA TRT ORTAK ÜRETİMİ SİNEMA FAVORİLERDEN

Türkiye bu yıl “7. Koğuşta Mucize” isimli sineması Oscar için aday gösterdi lakin bilindiği üzere Akademi sineması kendi adayları ortasına almadı. Öte yandan bu yılın Memleketler arası Sinema kısmında ödül için aday gösterilen 5 sinema ortasında TRT’nin ortak yapımcılığını üstlendiği “Quo Vadis, Aida?” da var. Bosna Hersek ismine yarışan ve Jasmila Zbanic’in imzasını taşıyan Srebrenica Katliamına dair bir öykü anlatıyor. Independant Spirit Ödüllerinde En Uygun Milletlerarası Sinema mükafatını alan “Quo Vadis, Aida?”nın Oscar’daki rakipleri ise “Another Round” (Danimarka), “Better Days” (Hong Kong), “Collective” (Romanya) ve “The Man Who Sold His Skin” (Tunus). Uzmanlar “Another Round”u daha şanslı görüyor fakat bahis şirketlerine nazaran “Quo Vadis, Aida?” plase.

Unutmayın, 93. Oscar Mükafatları merasimi TRT 2 tarafından yayınlanacak. Evvel Kırmızı Halı, akabinde saat 03.00’ten itibaren de merasim.

Cumhuriyet