Milyonlarca öğrenci ve öğretmen, koronavirüs pandemisi sebebiyle uzun müddet orta verilen yüz yüze eğitime geri döndü.
Mevzuya ait açıklamalarda bulunan Klinik Psikolog Beyhan Budak, gerilimle başa çıkma, beşerlerle tesirli irtibat kurma zihinsel virüsten kurtulmanın yollarını anlattı.
Budak, çocukları konusunda ailelere ikazda bulunarak, “Bir anne baba çok korktuğu vakit çocuk ondan daha fazla korkmaya başlıyor. Endişemiz onları korumak emelli olsa bile, önemli manada onların psikolojisine olumsuz tesir yapabiliyoruz” tabirlerini kullandı.
Budak, “Nerdeyse son bir buçuk yıldan fazla vakit diliminden beri beşerler pandeminin tesirleriyle birlikte yaşadığımız dünyanın gerilimini çok daha fazla yaşamaya başladılar. Bu da ister istemez onların ruhsal muhtaçlıklarını artırdı. En ‘etkilenmedim’ diyen beşerler bile içinde yaşadığımız bu şartlardan toplumsal hayattan uzaklaşma, belirsizlik hislerinden ötürü çok daha makus hissediyorlar. Beşerler ne kadar toplumsal hayatlarından uzak kalır ve içine kapanırsa o kadar makus hissetmeye meyilliydi” diye konuştu.
Yaşanılan her her şeyi pandeminin getirisi olarak düşünülmemesi gerektiğini vurgulayan Budak, “Bu yolun başındayken aslında fizikî hijyenimize çok dikkat ettik. Birçok hususta ihtimam gösterdik lakin sonrasında başka kurumlar ve şirketler ruhsal hijyenin de ne kadar çok kıymetli olduğunun farkına varmış oldu. Hayat engebeli bir yol üzere yalnızca pandemi eksenli düşünmemek lazım. Her vakit karşımızda sıkıntılar, kahırlar olacak. Ortada birazcık durmak, yavaşlamak ve ben ne durumdayım diye sormak bize iyi hissettirmenin birinci adımlarından” tabirlerini kullandı.
“KEYİF ALMASAK DAHİ TOPLUMSALLIĞA DAHİL OLMAMIZ ÖNEMLİ”
İnsanların içine karışmanın iyi geleceğinden bahseden Budak, “Bir tarafımız dışarı çıkıp eski normali yaşamak isterken bir yandan da acabalarımız, belirsizliklerimiz var. Bu noktada adım adım toplumsallıktan kendimizi yoksun bırakmamamız lazım zira bir yandan fizikî manada kendimi korurken çok müdafaa bizim aslında ruhsal istikrarımızı de bozabilir. Bunun için keyif almıyor olsak bile toplumsallığa dahil olmak, muhakkak rutinlerimizi yerine getiriyor olmak, insanların içinde olmak çok iyi gelecektir” diye belirtti.
“SALGIN DEVRİNDE ÇOCUKLARLA İYİ BAĞLANTI KURABİLMEK ÖNEMLİ”
Ebeveynlerin çocuklarına karşı çok muhafazacı yaklaşmaması gerektiğine vurgu yapan “Bir anne baba çok korktuğu vakit çocuk ondan daha fazla korkmaya başlıyor. Bazen endişemiz onları korumak gayeli olsa bile, önemli manada onların psikolojisine olumsuz tesir yapabiliyoruz. Bu periyotta anne babalar elinden geleni yapıp çocuklarıyla irtibatını sürdürürlerse, ortada meşakkatler çıkabilir hiç kıymetli değil. En kıymetli şey irtibatın sağlıklı bir biçimde sürdürebilmek. Aarda inişler çıkışlar olsa bile bence çocuklar adapte olabilecek diye düşünüyorum” dedi.
Cumhuriyet
